25 Şubat 2015 Çarşamba

Banyo Ekibim #1 

Merhabaaa,
Bugünki yazımda, banyo ekibimi sizinle buluşturmak istedim:) yaklaşık 2-3 aydır bu ürünleri kullanıyorum, yorumlamak için uygun bir kullanım süresi bence, o halde banyo ekibimi yakından tanıyalım bakalım:)
 

Saç ürünlerim ile başlayalım. Saçımla ilgili en büyük problemim kepek oluşumu. Alerjik bir cilt yapısına sahip olduğum için klasik market ürünü şampuanları kullanamıyorum. İçeriğine dikkat ettiğim, doğal olduğunu düşündüğüm ürünler de çoğu zaman çare olmadı. Bana uygun şampuanı çooook uzun süre aradım ne yazık ki:/ Derken bir gün Davines Purifying Kepek Şampuanı ile tanıştım. Bu şampuanın resimde gördüğünüz boyutunu (100 ml) internetten indirimle 20 tl'ye almıştım. Almadan önce yaptığım araştırmalarda, ürünün kepeğe çok hızlı müdahale ettiğini okumuştum ve bu yoruma %100 katılıyorum:) ilk yıkamadan itibaren kepeğin çoğunu geçiren mükemmel bir şampuan. Kepeğe ilaç gibi geliyor ve sitesindeki açıklamada da ilaç kullanımı gibi sınırlı bir süreden bahsedilmiş zaten. açıklama için bknz 


Şampuanın yapısı tıpkı yumurta sarısı gibi:) Kokusu ise benim saçımda felaketti:/ Özellikle ısı ile birleşince saçlarım yanmış balata gibi kokuyordu ve parfümle saç spreyi ile hiç bir ürün ile bu kokuyu bastıramadım. Kuaföre gitmeye utanıp, fön çekmeyi öğrendim:) Kokusu dışında, kepekli saçlar için dört dörtlük bir şampuan hatta kokusuna rağmen öneriyorum. Üstelik Davines çevreci bir marka ve bu yönüyle de Davines'e sempatim büyük:)






Davines'i bitirdikten sonra ise en yakın arkadaşımın tavsiyesi ile Vichy Dercos kepek şampuanını kullanmaya başladım.

Fotoğrafta da gördüğünüz gibi paraben içermeyen, nispeten temiz içerikli bir ürün. Tıpkı Davines gibi, Vichy'nin şampuanı da yumurta sarısı gibi:) Saçınızda ise iyi ya da kötü bir koku bırakmıyor. Bu gördüğünüz kuru saçlar için olan, ben sadece şampuanı kullanıyorum ve saçlarım yumuşacık oluyor, tekrar kreme ihtiyaç duymuyorum. Saçımı temizlemesinden, verdiği hacim ve yumuşaklıktan gaayet memnunum:) Kepeğe olan etkisinden bahsetmem gerekirse, ne yazık ki bu konuda bir Davines değil. Vichy'yi ilk bir ay kepek bakımından da çok memnun kalarak kullandım fakat daha sonra pek etki etmemeye başladı..Şuanda kepeği kısmen kontrol altında tutuyor diyebilirim, daha fazlası değil... Bu bitince yine şampuan arayışlarım başlayacak çünkü Vichy markasının deneylerinde hayvanları kullandığını öğrendim ve artık cruelty free ürünleri tercih etmeye çalışıyorum, dolayısıyla bunun için Vichy'ye ekonomik kaynak olmak kesinlikle istemem!!! 


Saçlarımdan sonra, vücudum için Ginger&Co Double Up duş jeli kullanıyorum. Bu ürünü de cruelty free olmadığı için bir daha almayacağım, oysa ki kokusuna resmen aşıktım:/ Nemlendirme özelliği olduğunu iddia eden bir ürün ve evet bir sabun kadar cildi kurutmuyor. ama ben 3 dk cildinizde durup duruladığınız bir ürünün nemlendirici olacağına zaten inanmıyorum...




İçeriğine fotodan bakabilirsiniz. Zararlı tüm maddeler içinde var ve offfff kokusu çok güzel:@ Bu kadar zaman sırf kokusu için kullanmıştım zaten, bebek gibi kokuyor:) 

Veee banyo rutinimin son ürünü nemlendirici:) Palmer's kakao yağlı kremini kullanıyorum. Bu ürünü çatlak oluşumuna engel olması için tercih etmiştim. lilakutu'dan almıştım, uygun fiyatlı bir ürün. oldukça iyi bir nemlendirici öncelikle, ve düzenli kullanımda çatlak oluşumunu engelliyor fakat tabiki beyazlamış çatlaklara iyi gelmiyor. Hoş bir kakao kokusuna sahip, ciltte yağlı his bırakmıyor. Bu ürünü kullanmaya devam edicem gibi görünüyor:)



Yanda gördüğünüz gibi, içinde vitamin e, kolajen, shea yağı bulunuyor. Cruelty free:)

Bu ürünlerin dışında mutlaka her banyoda kullandığım, ekibimin starı ise tabiki lifim:) klasik bir türk lifi, hani büyüklerimizin ördüklerinden. Ben lif kullanmadan kendimi temiz hissetmiyorum, kan dolaşımı için de faydalı olduğuna inanıyorum, tabi ki cruelty free:p 


Benim banyo ekibim işte böyle:) Sizinkileri de öğrenmeyi çok isterim. Özellikle çevreci ürün tavsiyelerine çok açığım, bu konuda duyarlılığımız artmalı.. saçlarımız yumuşak cildimiz güzel olacak diye bir sürü canın acı çekmesine katkıda bulunmayalım arkadaşlar, ne kadar dikkat edebilirsek edelim, firmalara sırf daha ucuz diye yapıyor bu eziyeti çünkü, başka yöntem bulamadıkları için deyıl..!
                                                                                            T

21 Şubat 2015 Cumartesi

Nemlendirici şeyler

Kuru ciltleri olanlar, doğru düzgün bir nemlendirici bulamadım diyenler işte size güzel bir öneri...
                              

   
                                    

Bioderma Atoderm PP Balm Baume - 

Kuru ve Atopik Ciltler İçin Nemlendiri Krem

Bioderma ürünlerinden hep memnun kaldım ama bunun yeri bir ayrı. Ergenlik çağındaki kardeşimin hızlı büyümesinden kaynaklanan cildindeki çatlakları tedavi etmesi için doktor tavsiyesi ile aldığımız krem uzun süredir tüm ailenin vazgeçilmezi oldu. Bu kremi kullanmadan önce çok fazla ürün denedim ama ya yeteri kadar nemlendiremedi ya da cildimde yapış yapış bir his bıraktığı için artık hiç nemlendirici kullanmasam daha iyi noktasına getirmişti beni... Hassas cildim olmasına rağmen ki çok bilindik markaların kremlerinin cildimi yara yaptığını da deneyimledim şimdiye kadar kötü bir yan etkisini görmedim. Banyodan sonra tüm vücuduma kullanmayı tercih ettiğim bu krem hem çok hafif hem hızlı etki ediyor hem de uzun süre etkisi geçmiyor. Cildimin tahriş olmuş ya da çatlayan yerlerini iyileştirmede de çok yardımcı oldu. 500ml ve 200ml seçenekleri var ve az miktarda kullanımı dahi fazlasıyla etkili olduğu için uzun süre kullanabiliyorsunuz. Genellikle eczanelerde satılıyor ancak kozmetik ürünleri satan alışveriş sitelerinden de ulaşabilirsiniz:
                                                              B.
                                 

19 Şubat 2015 Perşembe

Çok sıkılınca yapılacak şeyler #1





                                                                                                           

Tv - telefon -bilgisayar derken internette  sörf yapacak bütün ağları bitirmişken hala yok ben çoook sıkılıyorum diyorsanız, kafanızı bir süre dağıtmaya eğlenceli bişeyler yapmaya ihtiyacınız varsa sizi çok iyi anlıyorum... Önce biraz güzel şekilli taş toplayalım (yerinizde olsam fazla fazla toplardım boyamaya başlayınca keşke daha fazla toplasaydım demeyin). Sonra güzeelce temizleyip üzerine ne çizeceğimize karar verelim. Eliniz alışana kadar basit şekiller çizin ve sınırlarınızı kurşun kalemle belirleyin. Boya olarak akrilik boya kullanıyorum sadece ana renkleri aldım istediğim tonları karıştırarak buluyorum. Boyalar fiyat olarak çok uygun ve uzun süre gidiyor. Boyalarınızı sulandırarak kullanın bir iki tane farklı kalınlıkta fırça işinizi görür. 

 







Taşlarınız kuruduğunda ise sprey cila( ben mat cila seviyorum)  ile cilalarsanız silindiğinizde boyalar dağılmaz. Ayrıca küçük taşlar seçerseniz arkasına mıknatıs yapıştırıp buzdolabı magnetleri de hazırlayabilirsiniz:)

 
Bunlar da arkadaşımın doğum günü için hazırladığım taşlar arkasında doğum günü dileğim yazıyor :))
                                                                  
                                                                         B.


















            












B.

18 Şubat 2015 Çarşamba

The Rasa Brasserie - Ankara

Kızılayda sakin ve kaliteli mekan bulmanın zorlaştığını düşünürken, yepyeni bir yer ile tanıştık ve sizi de tanıştıralım istedik>>>The Rasa Brasserie 


Brasserie, birahane anlamına geliyormuş ve mekanın da böyle bir havası var gerçekten, fotoda gördüğünüz gibi tavandaki fıçılar, bar tabureleri kelimenin sözlük anlamını pekiştirir türden:)
Ben hiç tatmadım fakat zengin bir içki menüsüne sahip. Özellikle kokteylleri, çok çeşitli ve güzel görünüyorlardı.


  Kapısından geçtiğiniz her bölüm,  genel bir konsepti takip ederken kendi içinde güzel farklılıklar da içeriyor. Bu açıdan benim en çok hoşuma giden alttaki fotoda gördüğünüz, balkon/teras:) Bu bölümün üstü açılıp kapanabiliyor, fakat sigara kullanımı ile ilgili karışık bir bilgiye sahibim çünkü bir gittiğimde içilmiyor dediler başka bir zaman gittiğim de ise tenteyi açıp sigara içilmesine müsade ettiler, sigara kullanmayan biri olarak bu durumdan hoşlanmamıştım ne yazık ki:/


The Rasa'yı sevmemizin sebeplerinden birisi de lezzetli yemekleri:) Rakiplerine göre, yemek çeşitleri bence bir tık yetersiz fakat yediğimiz herşey de çooook lezzetliydi. Özellikle hamburgerlerini çok başarılı bulduk. Kıyaslama yapmak gerekirse, ''burger house''u silkeler atar, ''mickey's burger'' ile başa baş gider:) Hamburgerleri dışında pizzası ve acılı ekşili tavuğu da beğendiklerimiz arasında. 
Mekanda güleryüzle oturmanıza katkıda bulunan en önemli etmenlerden bir diğeri de tabiki güleryüzlü ekibi:) Ben çalışanların güleryüzlü ve ilgili olmasını çok önemsiyorum, suratınız ekşiyse bal satsanız tatlı gelmiyor biliyorsunuz ki...
Haftasonu akşamları canlı müzik de yapan The Rasa Brasserie'ye mutlaka bir şans vermelisiniz. ''Ankara'da oturacak yer bulamıyoruz gibi'' şikayetlerinize merhem gibi gelecek;)

The Rasa Brasserie, Ankara, selanik 2 caddesinde (metropol sinemasının hemen altı) .
Daha fazla bilgi için facebook sayfalarına bakabilirsiniz: https://www.facebook.com/TheRasaBrasserie 
                                                                                                                              lezzetle kalın, T.

Yeni Keşiflerden: FatSecret

Sizi lokmalarımı sayan sonradan burnumdan getiren arkadaşım FatSecret ile tanıştırayım. Uygulamanın yardımıyla 1 haftada 2 kilo vermenin mutluluğunu ve heyecanını paylaşmadan edemeyeceğimm:)



                                                    




   Uygulama yaş/boy/kilo ve ulaşmak istediğiniz kilo verilerine göre günlük almanız gereken kalori hesabını yaparak öğünlerde aldığınız kalori miktarını hesaplayarak gerçeklerle yüzleştiriyor. Uygulamanın en hoşuma giden tarafı öğünlerde yediğiniz şeylerni çeşitli marka, porsiyon ya da gram türüne göre kalori, protein, yağ vs karşılığını bulabiliyor. 



                                                       

 Iphone ve Android cihazlarıyla uyumlu FatSecret'ı akıllı telefonlarınızda kullandığınız diğer egzersiz ve sağlık takip uygulamalarıyla senkronize etmeniz de mümkün. Uygulama aynı zamanda Türk damak zevkine uygun diyet yemek tarifleri de kullanıcılarına sunuyor;)  denemekte fayda var...  
B

14 Şubat 2015 Cumartesi

 CHLOE-roses de chloe edt 

Bloğumuzun ilk yazısı missss gibi olsun diye, ilk inceleme olarak Chloe- roses de chloe parfümünü seçtik:)


Chloe roses, güllerin ağırlıkta olduğu çiçek dolu bir bahçede, mutlulukla dolaşıyormuşsunuz gibi bir his veriyor insana:) Zaman geçtikçe daha da temiz bir kokuya dönüşüyor ki bunun sebebi sanıyorum alt notalarındaki white musk. Fakat koku çiçekten, pudraya doğru ilerlerken gül esansını tamamen kaybetmiyor. Kısaca gül ve pudra ağırlıklı bir koku desem yanlış olmaz sanıyorum.
Kalıcılığına ve etrafa yayılma durumuna göz atarsak, ben  kalıcı buldum diyebilirim. Yaklaşık 3-4 saat kadar yoğun şekilde kokusunu hissettim. Sıktıktan sonra ilk 1 saatlik sürede ise etrafınızdaki insanlara ''ay çok güzel bişii koktu'' hissini verecektir:) Daha fazla değerlendirme isterseniz buraya bakabilirsiniz
Ben Ankara'da ve Türkiye'deki internet sitelerinde ne yazık ki 30 ml'sini bulamadım. Parfümlerden çabuk sıkıldığım için küçük boylarına ulaşmaya çalışırım fakat chloe için bu mümkün olmadı:/ 50 ve 75 ml'lik boyutlarından ise bol bol mevcut. Fiyatı ise bir tık daha pahalı ne yazık ki, ama parasını hak eden bir parfüm. Benim gibi açık tenli iseniz tavsiye ediyorum, açık tende imza bırakacak bir parfüm olduğunu düşünüyorum:) 
                  Herkese Chloe roses  mutluluğunda haftasonları olsun.   
                                                                                                       T
B ve T'den herkese merhabaa:)
Deneyimlediğimiz şeyleri paylaşmak, yorumlarımız ile bir kişiye bile olsa ışık tutabilmek için  2 kadın olarak 1 blogumuzu açıyoruz.. Hiçbir konuda iddiamız yok, uzman değiliz, öyle kocaman bütçelerimiz yok, elimizde/yaşantımızda ne varsa sanki bir arkadaşımızla paylaşır gibi sizlerle paylaşmak istiyoruz. 
Değerli fikir ve yorumlarınızı bizimle paylaşmanız dileği ile
                              çayınızı alın ve bize katılın, bekliyoruuz;)